İsrail Gazze’ye yeni saldırılar düzenledi

İsrail Hava Kuvvetleri, Çarşamba ve Perşembe günleri, Filistin’in kuşatma altındaki Gazze bölgesinde, 150 civarındaki sözde “askeri hedef”e karşı hava saldırılarına girişti. Hedefler, imalat tesislerini, silah depoları olduğu iddia edilen yerleri ve yoğun nüfuslu bir alandaki beş katlı bir kültür merkezini kapsıyordu.

Filistin Sağlık Bakanlığı, öldürülmüş olan üç kişinin adını açıkladı: Ali Handour (34), Inas Hamaş (23) ve onun 18 aylı bebeği Bayan Hamaş. Saldırılarda, en az 30 kişi de yaralandı.

Hava saldırıları, İsrail’e yönelik, büyük kısmı İsrail kuvvetleri tarafından imha edilmiş ya da açık alanlara düşmüş olan havan topu ve roket atışlarına misilleme olarak gerçekleştirilmiş gibi görünüyor.

Filistinlilerin saldırıları, Salı günü düzenlenen ve bir İsrail tankının bir Filistin sınır karakoluna ateş açıp iki güvenlik görevlisini öldürdüğü daha önceki bir olaya misillemeydi. İsrail ordusu, daha sonra, bir keskin nişancı saldırısına yönelik bir eğitim tatbikatında “hata yapmış” olduğunu iddia etti.

Perşembe sabahı, Gazze’deki Hamas’ın önderlik ettiği yetkililer ile İsrail arasında bir ateşkes anlaşması yapıldı ama gerilim hala yüksek. 14 Temmuz’da, İsrail, Gazze’ye, 2014’teki yedi haftalık tek taraflı “savaş”tan beri en şiddetli hava saldırılarını düzenlemişti.

İsrail’in en son saldırıları, Başbakan Binyamin Netanyahu hükümetinin, haftalardır, Hamas’ın sınırda devam eden halk protestolarını sona erdirmeyi kabul etmemesi durumunda yeni bir topyekün askeri saldırı başlatma yönünde defalarca tehditte bulunmasının ardından geliyor.

İsrail kuvvetleri, Filistinlilerin 1948’de ailelerinin sürüldüğü evlerine geri dönme hakkını talep etmek için düzenlediği gösteriler sırasında, Mart ayının sonundan beri en az 160 kişiyi katletti, 15.000 dolayında insanı da yaraladı.

Filistin topraklarındaki uzlaşmazlıklar, İsrail’de, Musevi olmayan yurttaşlara karşı ayrımcılığı kurumsallaştıran, devlet destekli ırk ayrımına ve Arapların ağırlıklı olarak Musevilerin olduğu mahallelerden dışlanmasını onaylayan ve Arapçayı resmi bir devlet dili olmaktan çıkartan “Ulus Devlet Yasası”nın kabul edilmesiyle, körüklenmiş durumda.

İsrail güvenlik kurulu, Gazze’ye yeni saldırılar planlamak için Perşembe akşamı toplandı. Haberlere göre, değerlendirilmekte olan önlemler arasında, Hamas önderlerine suikast düzenlemek de var. İsrail Radyosu’nun haberlerine göre, Hamas’ın siyasi ve askeri yetkilileri telefonlarını kapatmış ve saklanmışlar.

Bütün bunlara rağmen, Trump yönetimi, hemen, şiddetin sorumluluğunu sadece Hamas’a yükledi. ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Heather Nauert, ABD’nin “İsrail’in kendisini savunma hakkını ve provokasyonları önlemeye yönelik adımlar atmasını bütünüyle destekliyor” olduğunu açıkladı.

Gazze’deki iki milyon insanın durumu son derece kötü ve umutsuz. Gazzeliler, 2007’den beri bir İsrail ablukasına tabi tutuluyor. İşgücünün en az yüzde 56’sı işsizken, elektrik günde 18 saate kadar kesik oluyor. Sağlık ve eğitim sistemleri kullanılamaz halde. Birçok temel gıda maddesine erişim kısıtlanıyor. Su şebekesinin büyük kısmı, arıtılmamış kanalizasyon suyu ya da tuz ile kirletilmiş durumda.

Geçtiğimiz ay, BM’nin işgal altındaki Filistin topraklarındaki İnsani Koordinatörü Jamie McGoldrick, İsrail’in, Kerem Şalom sınır kapısından, tıbbi malzemelerin ve gıda maddelerinin dışında, tüm mal geçişini engellemek için uygulamaya koyduğu ek önlemleri kınamıştı.

McGoldrick, 17 Temmuz’da şunu belirtmişti: “Bu ek sınırlamalar, devam etmeleri durumunda, zaten kırılgan olan durumda ve umutsuz insani koşullarda, özellikle de sağlık sektöründe, belirgin bir kötüleşmeyi tetikleme riski oluşturuyor.”

BM kurumu, insani yardımın sadece yüzde 23 oranında finanse edildiğini ve Ağustos ayı başlarında bitecek olan yedek yakıt için acilen 4,5 milyon dolar gerektiğini belirtmişti.

Bir yardım çalışanı, Haaretz’e şunları söyledi: “[Gazze halkının] şu anda alım gücü yok. Yiyecek dışında bir şeye harcayacak paraları yok ve bu, en temel kalemler için de geçerli.”

İsrail kuşatmasının etkisi, Devlet Başkanı Mahmud Abbas’ın başkanlığındaki Batı Şeria’daki Filistin Yönetimi’nin (FY) uyguladığı yaptırımlar eliyle ağırlaştırılmış durumda. Abbas ve yönetimi, Hamas’ın Gazze’nin kontrolünü teslim etmesini talep ediyor. FY, geçtiğimiz yıl, bu çok küçük bölgedeki yoksulluğu ve yoksunluğu kötüleştirmeye yönelik hesaplı bir adımla, Gazze’deki kamu çalışanlarının maaşlarını yüzde 30 azaltmıştı.

Mısır’ın başkenti Kahire’de, geçtiğimiz iki haftadır, BM’nin Ortadoğu Barışı Özel Koordinatörü Nickolay Mladenov’un başkanlığında, Abbas yönetimi ile Hamas arasında “uzlaşma” sağlanması, İsrail ile ateşkes ve Gazze’ye yönelik ekonomik ablukada kimi gevşemeler konularında görüşmeler yapılıyor. Ancak bu hafta öncesinde çok az ilerleme sağlanmıştı.

Mladenov, dün yaptığı bir açıklamada, gerilimlerin “hızlı bir şekilde kontrol altına alınmaması” durumunda, “durum bütün insanlar için yıkıcı sonuçlarıyla birlikte, hızla kötüleşebilir” uyarısında bulundu.

İsrail’in Gazze’ye yönelik 2008–2009’daki uzun süreli saldırısı, 1.400 dolayında Filistinliyi öldürmüş ve bölgenin büyük kısmını enkaz haline getirmişti. 2014’teki 50 günlük saldırıda ise, ezici çoğunluğu siviller olmak üzere 2.200’e yakın Filistinli katledilmişti.

Loading