Çin, Delta varyantını dizginlemeye uğraşıyor

Çin’de sağlık yetkilileri, delta varyantının Nanjing’de bulunan Lukou Havalimanı’nda işçilere bulaşmasından sonra ülke geneline yayılan bir COVID-19 salgınını kontrol altına almaya uğraşıyor. Çin genelinde Temmuz ayı sonunda 381, 1 Ağustos’ta 75 ve 2 Ağustos’ta 98 yeni vaka görüldü.

Çin, Aralık 2019’da Vuhan şehrinde ortaya çıkan COVID-19’un ilk merkez üssü olsa da, katı karantina ve temas takibine dayalı bilimsel bir politika, Haziran 2020’ye kadar koronavirüsün yurt içinde yayılmasını durdurmuştu. O zamandan beri, yurt dışında enfekte olduktan sonra Çin’e gelen kişilerden kaynaklanan izole edilmiş salgınlar oldu. Şimdi, delta varyantının olağanüstü virülansı nedeniyle, bu türde en ciddi salgın gelişiyor.

Stalinist Çin Komünist Partisi (ÇKP) rejiminin COVID-19’a yanıtı ile Kuzey Amerika ve Avrupa’nın emperyalist güçlerinin yanıtı arasındaki karşıtlık şaşırtıcıdır. Bu salgında Çin’de şimdiye kadar görülen vakaların sayısı 1.000’in altında; yani Fransa’da görülen günlük 27.000 vakadan veya ABD’deki 89.000’den onlarca kat daha az. Ancak NATO güçlerinin yetkilileri, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un sözleriyle, işçilerin “virüsle yaşamayı öğrenmeleri” gerektiğinde ısrar ederken, Çinli sağlık yetkilileri bulaşmayı durdurmak için virüse karşı bir halk sağlığı taarruzu düzenliyor.

Dün, Çin Sivil Havacılık İdaresi (CAA), 20 Temmuz’da Lukou Havalimanı’nda Sinovac veya Sinopharm ile aşılanmış olan temizlik personelinin PCR testlerinin pozitif çıktığını bildiren bir rapor aldığını doğruladı. Personel ve yolcular üzerinde yapılan testler, virüsün Moskova’dan Air China CA910 uçuşu ile geldiğini tespit etti. Çinli yetkililer, bu uçuşta COVID-19 vakaları rapor edildiği için CA910’u defalarca askıya almıştı.

Dün öğleden sonra, Nanjing’in bulunduğu Çin’in Jiangsu eyaletindeki üst düzey yetkililer bir basın toplantısı düzenledi. Temas takibi ve testlerin Nanjing’deki vakaların yüzde 44’ünün havaalanı temizlik personeli arasında olduğunu, yüzde 52’sinin temasları arasında (çoğunlukla aileler) olduğunu ve geri kalanının Çin’e gelmeden önce yurt dışında enfekte olmuş yolcular olduğunu ortaya çıkardığını bildirdiler. 220 vakanın 82’si asemptomatik ve altısı şiddetli idi.

Çin devlet medyasında yer alan birkaç haberde, salgına Lukou Havalimanı ve onun kurumsal ana şirketi Eastern Airport Group için çalışan taşeron firmalardaki işçiler için maliyet düşürücü ve zayıf korunma önlemlerinin neden olduğu belirtildi. Devlete ait People’s Daily, taşeron firmalardan birkaçıyla temasa geçti fakat bu firmalar ya olaylara dahil olduklarını inkâr etti ya da gazetecilerin sorularını yanıtlamayı reddetti.

Nanjing Mülk Yönetimi’nde yönetici olan Çen Mou gazeteye şunları söyledi: “Nanjing-Lukou’daki havaalanının ve uçak kabinlerinin temizliği birkaç taşeron firmaya verildi… Bu sefer böylesine büyük bir sorunun yaşanmasının nedeni, havalimanının günlük denetimi gerektiği gibi yapmaması ve taşeron firmanın paradan tasarruf etmek için yurt içi ve yurt dışı operasyonlarda işçileri düzgün bir şekilde ayırmamasıdır.”

People’s Daily, temizlik personelinin fazla çalıştırılmasının önemli bir rol oynadığını yazdı: “Taşeronlar, paradan tasarruf etmek için başlangıçta iki kişiye verilen işi yalnızca bir kişiye vermiş.”

People’s Daily 23 Temmuz’da ÇKP Jiangsu eyalet komitesi sekreteri Feng Jun’un partideki görevinden ve Eastern Airport Group’un kurumsal yönetim kurulu üyeliğinden alındığını bildirdi. Gazete, Feng’i “Eastern Airport Group faaliyetlerini profesyonel bir şekilde ele almadığı ve COVID-19 pandemisinin yayılmasına izin verdiği” için eleştirdi.

Çin’de Delta varyantını ortadan kaldırmak için geniş bir halk sağlığı kampanyası yürütülüyor.

Şehrin tüm ilçeleri kapanmaya giriyor ve on milyonlarca insana hastaları saptamak, izole etmek, tedavi etmek ve daha fazla bulaşmayı önlemek için COVID-19 testi yapıldı. Nanjing (8 milyon) ve Vuhan (11 milyon) nüfusunun tamamı test edilecek. Yangzhou, Şiamen, Çongking, kısmen sular altında kalan Çengçou ve başkent Pekin’de de toplu testler devam ediyor.

Kitlesel testler ve temas takibi, virüsün Çin’deki yayılımının izini hızla takip etti. Temmuz sonu itibarıyla, Nanjing’in bulunduğu Jiangsu eyaletindeki 243 vaka dahil toplam 381 vaka; Yunnan eyaletinde 91, Henan ve Hunan eyaletlerinde 12, Siçuan eyaletinde 8 ve kuzeydoğu Çin’in Liaoning eyaletinde 5 vaka bulunuyordu. Pekin, Çongking ve Fujian’da iki vaka vardı ve Guangdong, Şandong, Ningşia ve Hubei eyaletlerinde ise birer tane. O zamandan beri, Şanghay’da ve Şensi ile Fujian eyaletlerinde başka vakalar görüldü.

Hunan eyaletindeki bir turizm merkezi olan Zangjiajie kenti, dün itibarıyla tespit edilen 13 vakadan ciddi şekilde etkilendi ve kapatıldı. Kentin WeChat sosyal medya hesabı, enfekte olanları ilan ediyor ve kentte nereye gittiklerini belirliyor, sakinleri veya onlarla temas etmiş olabilecek turistleri uyarıyor. Okul öğretmenleri ve diğer kamu sektörü çalışanlarına evde kalmaları ve salgın kontrol operasyonları için toplu seferberlik emirlerini beklemeleri talimatı verildi.

Hunan yetkilileri, delta varyantının topluluk içinde yayıldığı ve bir milyondan fazla insanın kilit altında olduğu yakınlardaki Suzhou’daki durumun “karamsar ve karmaşık” olduğunu söyledi.

Çinli işçilerin ve sağlık yetkililerinin çabaları, dünyanın geri kalanının çoğunda uygulanan COVID-19 politikalarının suç oluşturduğunu ortaya koyuyor. Brezilya’nın faşizan Devlet Başkanı Jair Bolsonaro rejimi, Hindistan’ın Hindu üstünlükçü rejimi ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin tarafından yönetilen Sovyet sonrası kapitalist kleptokraside de “virüsle yaşama” çağrıları baskın çıktı. En başta da emperyalist güçler bilimsel politikaları reddederek, Britanya Başbakanı Boris Johnson’ın kötü şöhretli çağrısını kendi parolaları yaptılar: “Daha fazla [f***ing] kapanma yok, bırakın binlerce ceset yığılsın!”

Sonuç olarak, pandemi başladığından bu yana, virüsün asıl merkez üssü olan Çin’de 5.000’den az insan ölürken, Avrupa ve Amerika’da bulunan dünyanın en zengin emperyalist güçlerini kapsayan NATO ittifakı ülkelerinde 1,7 milyon insan öldü.

Bunun nedeni, NATO ülkelerinin medya propagandalarında iddia edildiği gibi virüsün yok edilmesinin imkânsız olması değildir. Hayır; bunun nedeni, bu hükümetleri yöneten yozlaşmış siyasi suçluların BMJ’nin (British Medical Journal) doğru bir şekilde “toplumsal cinayet” olarak adlandırdığı bir politika izlemesidir. Onlar, banka ve şirket kurtarma paketleriyle mali aristokrasiye trilyonlarca dolar, avro ve sterlin verirken, Çin’de milyonlarca hayatı kurtaran bilimsel sosyal mesafe politikalarını uygulamayı reddettiler.

Nanjing’den yayılan bulaşmanın ana nedeninin bu yozlaşma olmadığını söylemek, ÇKP’nin şüphe götürmez yozlaşmasını —ki bu, 1989’da kapitalizmi restore etmesinden ve Çin işçi sınıfını sömürmesinden ayrılamaz— mazur göstermek değildir. Bugünkü salgına, Ocak 2021’de Şiciaçuang’daki veya Mayıs-Haziran 2021’de Guangzhou’daki salgınlara, her şeyden önce, COVID-19’un Çin dışındaki dolaşımı, enfekte yolcular veya virüs bulaşmış donmuş malların denizaşırı ülkelerden gelmesi neden oluyor.

Pandemi, şu anda yalnızca Çin’de benimsenen bilimsel önlemlerin küresel ölçekte koordineli bir şekilde uygulanmasıyla durdurulabilecek bir dünya felaketidir. Bu tür politikaları dayatmak, işçi sınıfının kapitalizme karşı uluslararası bir hareketini inşa etmeyi gerektirmektedir. Stalinist ÇKP’nin ulusalcı politikasının mutlak iflasının altında bu yatmaktadır. Uluslararası düzeyde işçilere seslenmekten aciz ve buna isteksiz olan ÇKP’nin, Çin sınırları dışında ortaya çıkan pandemi felaketini durdurmasının hiçbir yolu bulunmuyor.

Bununla birlikte, uluslararası ölçekte işçilerin bakış açısından bakıldığında, Çin’deki olayların farklı bir önemi var. Avrupa’da bilim ve aşı karşıtı protestolara neo-faşistler önderlik ederken, Çin’deki “kitlesel seferberlik” için halk desteği ve COVID-19’a karşı bilimsel politikalar, 1949 Çin Devrimi gibi 20. yüzyılın büyük mücadelelerinin uzak bir yankısıdır. Bu, COVID-19 pandemisi gibi korkunç sorunları bile çözmek için bilimsel ve devrimci mücadelenin muazzam potansiyeline tanıklık ediyor.

4 Nisan 2021

Loading