Donetsk Halk Cumhuriyeti'nin önderi suikaste uğradı

Doğu Ukrayna’da bağımsızlığını ilan etmiş olan Donetsk Halk Cumhuriyeti’nin (DNR) başkanı Aleksandr Zaharçenko’nun geçtiğimiz Cuma günü suikasta uğraması, Rusya ile Batılı emperyalist devletler arasında zaten artmış durumda olan gerilimleri şiddetlendiriyor. Rusya destekli asi devletin 42 yaşındaki önderi, 31 Ağustos akşamı Donetsk’te bir kafede meydana gelen patlamada ölmüştü.

Resmi kaynaklara göre, el yapımı bir bomba, devlet başkanı akşam yemeği için gelmeden önce restorana yerleştirilmişti. Saldırıda, Zaharçenko’nun koruması da öldü ve maliye bakanı dahil 12 kişi yaralandı. Zaharçenko’nun yardımcısı Dmitri Trapeznikov, geçici hükümet başkanı olarak atandı ve cumhuriyet parlamentosu, bu Cuma günü, yeni seçimler düzenlenmesini oylayacak. Katledilen politikacının Pazar günü düzenlenen cenazesine 100.000’den fazla insan katıldı.

DNR ve Moskova, saldırıdan Kiev’i sorumlu tuttu. Rusya Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Maria Zaharova, Cuma günü, Petro Poroşenko’nun Ukrayna hükümetini, “terörist bir senaryoyu hayata geçirmek” ve “kanlı araçlar”a başvurmakla suçladı. Cinayet, resmi bir basın bildirisinde, “Kiev’in Ukrayna’nın iç krizine askeri bir çözüm bulma mantığından kaynaklanan” bir olay olarak kınandı ve “Bu tür eylemler, güneydoğu Ukrayna’daki durumu istikrarsızlaştırma riski taşıyor” uyarısında bulunuldu.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, doğrudan Ukrayna’yı suçlamadan, Zaharçenko’yu saygıyla andı ve öldürülmesini “alçakça bir cinayet” olarak tanımladı. DNR Parlamentosu sözcüsü Denis Puşilin, cinayetin, ABD özel harekat güçlerinin yardımıyla, Kiev tarafından gerçekleştirildiğinde ısrar etti.

Ukrayna’nın güvenlik kurumlarının başında bulunan İgor Guşkov, ülkesinin cinayete karıştığını reddetti. Guşkov, Zaharçenko’nun ölümünün ya DNR içinde çatışan hizipler arasındaki iç çatışmanın sonucu ya da iddiaya göre baş belası olan Zaharçenko’yu iktidardan indirmek isteyen Rusya tarafından gerçekleştirilmiş bir eylem olduğunu belirtti.

Moskova, kendi Federal Güvenlik Servisleri’nden (FSB) soruşturmacılarını DNR’ye gönderdi ve cinayete yönelik uluslararası bir soruşturma çağrısı yaptı. Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT), konuyu değerlendirdiğini açıkladı. DNR yetkilileri, Çarşamba günü polis tarafından aranan iki şüphelinin fotoğraflarının dağıtılmasının ardından, söz konusu kişilerin artık aranmadığını duyurdular.

Zaharçenko cinayeti, politikacılar, zengin oligarklar ve devlet aktörleri arasında karmaşık bir ilişkiler ağının var olduğu Ukrayna’nın bağımsızlığını ilan etmiş iki cumhuriyetindeki önde gelen askeri ve siyasi kişiliklere yönelik son suikastlar serisinin sonuncusudur.

Ukrayna’nın güneydoğusundaki çatışma, ülkede Şubat 2014’te gerçekleşen ABD destekli, aşırı sağcı darbeden kaynaklanıyor. Ukrayna’nın Moskova ile sıkı bağlar kurma yönünde hareket eden devlet başkanı Viktor Yanukoviç, Berlin’in ve Washington’ın desteğine sahip, şiddetle Rusya karşıtı olan Ukrayna milliyetçilerinin önderlik ettiği bir protesto ve şiddet dalgasıyla iktidardan indirilmişti.

Etnik olarak Rus olan milyonlarca yurttaş Ukrayna’dan kaçarken, çoğunluğun Rusça konuştuğu, Donbass olarak bilinen doğudaki kömür madeni bölgesine ayrılıkçı bir hareket egemen oldu. Rusya tarafından desteklenen DNR ve onun kardeş devleti Lugansk Halk Cumhuriyeti (LNR), bu çatışmadan doğdu. Amerikan egemen sınıfının Rusya ile savaş çığırtkanlığı yapan güçlü kesimleri, Ukrayna’daki çatışmayı, Suriye’de olduğu gibi, önemli bir cephe olarak görüyor.

Zaharçenko’nun öldürülmesinin ardından, DNR yetkilileri, bölgede olağanüstü hal ilan ettiler ve orduyu yüksek alarm durumuna geçirdiler. Onlar, Ukrayna’nın zırhlı araçlarının, Donetsk’in güneyindeki bir cephe hattı olan Volnovakha-Dokuçaevsk’e ilerlerken görüldüğünü söylediler.

DNR’nin harekat komutanlığı sözcüsü Daniel Bezsonov, Pazar günü, aralarında ABD’li ve Kanadalı güçlerin bulunduğu çok sayıda yabancı paralı askerin Ukrayna’ya vardığını ve büyük bir saldırıya hazırlık için, Kiev’in topçu ve piyade tugaylarına katıldığını belirtti. DNR’den komutan Eduard Bazurin, Ukraynalı baskın birliklerinin de güneydoğudaki Mariupol kentine konuşlandırıldığını söyledi. Ukrayna ordusu da, geçtiğimiz hafta, Donbass’ta hükümet karşıtı saldırıların arttığını belirtmişti.

Pazartesi günü, Ukrayna’nın batısındaki Lvov kentinde, Ukrayna-NATO ortak tatbikatları başladı. ABD’nin Ukrayna Büyükelçisi Marie Yovanovitch, açılış töreninde, tatbikata katılan on ülkenin, “Ukrayna’nın güvenliği, egemenliği ve toprak bütünlüğü için Ukrayna ile dayanışma içinde” olduğunu açıkladı.

Zaharçenko’nun öldürülmesi, 2015’te Ukrayna, Rusya, Fransa ve Almanya (“Normandiya Dörtlüsü”) arasında anlaşılan ve Zaharçenko’nun imzacısı olduğu Minsk II barış anlaşmasının ölüm haberi olabilir. Çatışmanın durmasını ve DNR ile LCR’nin sınırlı tanınmasını gerektiren bu anlaşma, sınırda konuşlu Ukrayna ordusu ve aşırı sağcı paramiliter güçler tarafından defalarca ihlal edildi.

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Cumartesi günü, Minks II’nin uygulanmasını tartışmak için Normandiya Dörtlüsü arasında yaklaşan görüşmelerin artık “imkansız” olduğunu açıkladı. Lavrov, Zaharçenko cinayetinin, “Minsk anlaşmalarının uygulanmasını engellemeyi amaçlayan açık bir provokasyon” olduğunu ekledi.

Fransa ve Almanya başlangıçta suikastin gerilimleri daha fazla tırmandırmak için kullanılmamasında ısrar ederken, Çarşamba günü, Avrupa Birliği (AB), Rusya’nın Ukrayna’ya müdahalesi gerekçesiyle 154 Rus’a ve 44 Rus şirketine karşı yaptırımları genişletti. Şimdi ölmüş olan Zaharçenko listeden çıkarıldığı için, yaptırım uygulanan kişi sayısı bir azaldı.

Loading