Çin’in Xi’an’daki kapanması COVID-19 salgınını bastırıyor

Çin’in Xi’an şehrinde sürmekte olan kapanma, virüsü ortadan kaldırmayı (eliminasyon) amaçlayan bir stratejinin parçası olarak aşılamayla birlikte halk sağlığı önlemlerinin COVID-19 salgınlarını bastırabileceğini bir kez daha gösteriyor. Bu, virüsün, özellikle de en son çıkan Omicron varyantının, nüfusları içinde yayılmasına izin veren, dünyadaki diğer hükümetlerin feci politikalarıyla tam bir tezat oluşturuyor.

Delta varyantı olarak tanımlanan salgının, 4 Aralık’ta Pakistan’dan Xi’an’a yapılan bir uçuşa kadar izlendiği bildirildi. İlk yerel vaka 9 Aralık’ta keşfedildi. O zamandan beri, üç olası bulaşı zinciri bulundu ve doğrulanan vakalar izlendi ve rapor edildi. Günlük enfeksiyon toplamlarının 150 ile 200 arasına ulaşması ve kümülatif vaka sayısının 1.600’ü geçmesinin ardından 13 milyon nüfuslu şehrin 23 Aralık’ta kapatılmasına karar verildi.

COVID-19’a karşı korunmak için yüz maskeleri takan bisikletçiler Pekin’deki merkezi iş bölgesinde bir kavşakta bekliyor. 23 Aralık 2021, Perşembe. (AP Photo/Mark Schiefelbein)

Xi’an şu anda iki haftadır kapanma altında ve günlük enfeksiyon sayısı 100’ün altına düştü. 2 Ocak’taki 24 saat boyunca, 80’i yakın temaslılar için karantina bölgesinde olmak üzere toplam 90 yeni yerel vaka tespit edildi. Salgının sona erdiğini ilan etmek için henüz çok erken olsa da, rakamlar dün bildirilen yalnızca 35 yeni enfeksiyon ve kümülatif toplam 1800’den az yerel vaka ile düşmeye devam ediyor.

Virüsün diğer şehirlere yayılmasına izin verdikleri için eleştirilen Xi’an yetkilileri, Çin’in ulusal “sıfır COVID” politikasına uygun olarak, kapanmanın yalnızca topluluk bulaşı durduğunda kaldırılacağını belirtti.

Kitlesel testler, temaslı takibi, karantina merkezlerinin kurulması ve yiyecek ve erzak sağlanması da dahil olmak üzere kapanma ve ilgili halk sağlığı önlemleri, büyük bir kaynak seferberliği gerektirdi.

Yeni vakaları belirlemek için şehir nüfusunun büyük kesimleri birçok defa testten geçirildi. 28 Aralık itibariyle, 30.000’den fazla test personeli ve 132.900 ilgili servis personeli ile 5.077 test noktası kuruldu. Yakın temaslı olduğu tespit edilenlerin belirlenen alanlarda karantinaya girmesi gerekiyor.

Kapanma ilk ilan edildiğinde, her haneden bir kişinin her iki günde bir yiyecek ve erzak satın alması için dışarı çıkmasına izin veriliyordu. Ancak geçen hafta bu politika, COVID-19 testi dışında tüm evden çıkmaların yasaklanması şeklinde sıkılaştırıldı. 13 milyonluk şehre yiyecek ve diğer günlük ihtiyaçları sağlamak için Xi’an, 64.000 taban görevlisini ve çoğu genç öğrencilerden, sıradan işçilerden ve topluluk sakinlerinden olan 45.000 gönüllüyü seferber etti.

Yiyecek ve diğer erzakların satın alınması, esas olarak, sakinlerin işletmelerden sipariş vermesi ve bunun toplum çalışanları tarafından teslim edilmesi şeklinde işliyor. Ayrıca devlet tarafından satın alınan veya her kesimden insanın bağışladığı gıda ve günlük ihtiyaçlar da gönüllüler ve toplum çalışanları tarafından dağıtılıyor.

Bunlara ek olarak şehir genelinde tıbbi hizmetlerde bir ilerleme olmuştur. Birkaç rapor, Xi’an’ın pandemi süresince yeni hastaneler inşa ettiğini gösteriyor. Bunların arasında inşaatı devam etmekte olan 3.000 yatak kapasiteli bir hastane de bulunuyor.

Aralık ayının ortasından itibaren, Şensi eyaletinin diğer bölgelerinden sağlık kurumları, şehirdeki karantina ve büyük ölçekli PCR testlerini desteklemek için Xi’an’a 1.000’den fazla sağlık emekçisi gönderdi. 27 Aralık’ta Hava Kuvvetleri Askeri Tıp Üniversitesi’nden 150 sağlık emekçisi destek sağlamak için Xi’an’a gitti. Çin’in başka yerlerinden ilaç ve tıbbi ekipman bağışları geldi.

Xi’an’daki salgın 2021’deki salgınlar arasında en büyüğü; hatta bazı hesaplara göre virüsün 2020’de Vuhan’da ilk patlamasından bu yana en büyüğü. Kapanma, hiç kuşkusuz şehrin 13 milyon sakininin günlük yaşamına bir aksaklık getirdi. Şehirde mahsur kalan yabancıların barınmalarındaki gecikmelerin, değişen yönetmelikler nedeniyle oluşan kafa karışıklığının, yiyecek ve diğer ihtiyaçlardaki eksikliklerin ve en kötü ihtimalle bürokratik aşırılıkların anlaşılır bir şekilde sosyal medyada şikayetlere ve eleştirilere yol açtığı bildirildi.

Washington Post geçen hafta birçok insanın yiyecek sıkıntısı çekiğini ve öğünlerinde sebzeler ile idare etmek zorunda kaldıklarını bildirdi. Gazete şöyle belirtti: “İnsanlar, çevrimiçi teslimat hizmetleri tarafından fahiş fiyatlar uygulandığından şikayet etti. Çin sosyal medya platformu Weibo’da ‘Xi’an’da yiyecek almak zor’ etiketi 300 milyon kez görüntülendi.”

Makalede belirtilmeyen en büyük zorluklar, şehirdeki sıkış-pıkış köykentlerde kalan ve orantısız şekilde yüksek sayıda enfeksiyona sahip olan Xi’an dışından gelen göçmen işçilerin karşılaştığıydı. Çoğu, mutfağa ve mutfak aletlerine erişimi olmadan mahsur kaldı ve hazır erişte yiyerek hayatta kalmaya zorlanıyor. Et ve sebze ihtiyaçlarının sorulduğu diğer sakinlerin aksine, yerel yetkililer göçmen işçilere sadece kaç paket hazır erişteye ihtiyaçları olduğunu soruyor.

Washington Post Çarşamba günkü “Hastaneler hastaların virüssüz olmasını talep ettiğinden, Çin’in kapanma altındaki Xian’ından acı hikayeler çıkıyor” başlıklı makalesinde, COVID testinden yeni bir negatif sonuç alana kadar tedavisi reddedilen hamile bir kadının düşük yaptığını bildirdi. Makale, Çin’in sıfır COVID politikasının “büyük ölçüde başarılı” olduğunu kabul etmek zorunda kalırken, yine de gıda kıtlığı üzerinde durdu.

Çin’in Xiaohongshu sosyal medya platformunda vurgulanan ve Amerikan medyasında henüz bildirilmeyen bir başka olay ise, pozitif vakalar görülen “orta riskli” bir bölgeden geldiği için COVID testi negatif olmasına rağmen hastaneye kabul edilmeyen bir babanın ölümüyle ilgili. Baba sonunda kabul edildi, kalbindeki tıkanıklıklar üzerinde ameliyat yapıldı, ancak hayatını kaybetti. Kızının paylaşımları geniş çapta görüntülendi ve yorumlandı.

Dünya Sosyalist Web Sitesi’nin (WSWS) Çin rejiminin siyasetine ve otoriter yöntemlerine muhalefeti detaylı şekilde belgelenmiştir. Bununla birlikte kusurları ne olursa olsun Çin’in pandemiye verdiği yanıt, hastalığı ortadan kaldırmayı (eliminasyon) ve böylece ölümleri ve nüfusun sağlığına verilen zararı en aza indirmeyi amaçlayan bilimsel temelli bir stratejidir. Dahası, ABD ve uluslararası basının da kabul etmek zorunda kaldığı gibi, politika geniş çapta destekleniyor ve 1949 Devrimi’nden kaynaklanan, toplumsal ihtiyaçların özel kârdan üstün olması gerektiği yönündeki geniş duyguyu yansıtıyor.

Çoğu sosyal medya eleştirisi ve şikayeti, sıfır COVID politikasının rafa kaldırılması değil geliştirilmesi gerektiği bakış açısından yazılmakta. Bir kişi şöyle yorum yapmış: “Biz, hükümet yetkililerini yavaş tepkileri ve bürokrasileri nedeniyle eleştiriyoruz ama neyse ki günde [enfeksiyon sayısında] milyonlarca artış ile yüzleşmek zorunda değiliz.” Bir başkası şöyle yazıyor: “Sadece dövünmek yetmez; mevcut sorunları çözmek için daha fazla gönüllüye ihtiyacımız var!” Üçüncü bir kişi şöyle yazıyor: “Xi’an’daki yetkililer neden son iki yılın etkili deneyimini ile öğrenemiyor?”

Washington Post ve Batı medyasının bakış açısı genel olarak bunun tersidir. Onlar, kendi hükümetlerinin canice politikalarını haklı çıkarmak ve Çin içindeki muhalefeti bunun kaldırılmasına zorlamaya teşvik etmek için “sıfır COVID”in eksikliklerini büyük ölçüde şişiriyorlar. Çoğunlukla orta sınıfın hali vakti yerinde kesimleri “özgürlüklerini kaybetmelerini” eleştirse ve sosyal medyada Çin’in “virüsle yaşamayı” öğrenmesi gerektiğini savunsa da, ABD ve Avrupa’yı saran mevcut COVID dalgasının ortasında bu fikir büyük ölçüde sessizleşti.

ABD’deki ve uluslararası alandaki aynı medya kuruluşları, “sürü bağışıklığı” politikasının bir sonucu olarak dünyanın geri kalanında her gün yaşanan trajedilere karşı sessiz kalıyor. Bunların içinde, milyonlarca günlük enfeksiyon, hastane sistemlerinin çökmesi, artan ölü sayısı ve Uzun COVID olarak bilinen kronik sağlık sorunları da var.

Rakamlar her şeyi ortaya koyuyor. Xi’an’da, salgının Aralık ayı başlarında başlamasından bu yana 1.800’den az semptomatik enfeksiyon tespit edildi ve bu, Çin’de (nüfus: 1,4 milyar) bir bütün olarak kaydedilen vakaların çoğunu oluşturuyor. Amerika Birleşik Devletleri’nde (nüfus: 330 milyon) Salı günü kaydedilen vaka sayısı, Omicron’un artmasıyla birlikte herhangi bir ülkede ilk kez bir milyonu aştı.

ABD’de günlük ölüm sayısı Aralık ayında ve Ocak başında ortalama olarak 1.300 civarında. Bu, toplam ölüm sayısını 800.000’in üzerine çıkardı. COVID salgınından bu yana Çin’deki toplam ölüm sayısı 5.000’den az; bu ölümlerin ikisi dışında tümü 2020’deki Vuhan salgını sırasında meydana geldi. Xi’an’da herhangi bir ölüm bildirilmedi.

Loading