Pandemi dünya çapında şiddetlenirken hükümetler yeni karantinalara direniyor

Geçen hafta küresel olarak yeni COVID-19 vakalarının sayısında önemli bir değişim görüldü. Hafta sonu boyunca, dünya çapında günlük 360.000 vakaya yaklaşan yeni rekorlar kaydedildi.

Bu yukarıya yönlü eğri geçen ay, tüm hükümetler ciddi güvenlik önlemleri olmadan, onaylanmış aşılar olmadan ve pandeminin yayılımını sınırlayacak tedbirlerin olmadığı koşullar altında okulları ve kampüsleri yeniden açmak için harekete geçtiğinde zaten belliydi. Sonuç tahmin edilebileceği gibi enfeksiyonlarda ve ölümlerde bir artış şeklinde oldu. Ancak kapitalist hükümetler, okulların yeniden açılmasını, işçileri işe geri döndürmek ve şirket kârlarını artırmak için gerekli görüyorlar.

Küresel olarak şu anda 37,7 milyon vaka ve 1 milyon 80 bin ölüm var. Şu anda aktif vakaların sayısı 8,3 milyonun üzerinde. Bu da mevcut bulaştırma hızının oldukça yüksek kaldığını gösteriyor.

Mezarlık çalışanları, Brezilya’nın Manaus kentindeki Nossa Senhora Aparecida mezarlığında beş kişiyi gömdükleri bir toplu mezarın üzerine haç yerleştiriyor [Fotoğraf: AP Photo/Felipe Dana]

Yaz boyunca Amerika Birleşik Devletleri, Brezilya ve Hindistan en yüksek sayıda yeni vakayı açıklarken, son iki hafta içinde Avrupa yeni enfeksiyonlarda daha önce deneyimlediğinden çok daha yüksek seviyelerde ve daha hızlı bir artış gördü. İspanya, Fransa ve Birleşik Krallık şu anda, milyon başına yeni teyit edilmiş günlük vaka sayısında Amerika Birleşik Devletleri’ne eşit.

Bu epidemiyolojik istatistiklerin arkasında, devam eden borsa patlamasına rağmen finans çevrelerinin kötüleşen bir ekonomik krize ilişkin artan korkuları var. Financial Times’ın belirttiği gibi: “İkinci koronavirüs dalgasının normale dönme çabalarını baltalaması, işletmelerin, hanehalklarının ve yatırımcıların güveninin sarsılması ve ek para politikası teşviki için çok az olanak olması nedeniyle, çoğu ülkenin üretiminin pandemi öncesi seviyelere ulaşması için daha çok yol alması gerekiyor.”

Brookings-Financial Times’ın en son izleme endeksine göre, “sağlam” bir toparlanma konusunda önemli şüpheler varlığını sürdürüyor. Borsadaki yükseliş, ABD Merkez Bankası ve dünyadaki merkez bankaları tarafından sürdürülen sıfıra yakın faiz oranlarına ve pandemi sırasında şirket-finans oligarşisine aktarılan trilyonlarca dolarlık kamu fonuna bağlıydı. Ancak reel ekonomi, Büyük Buhran’dan bu yana en derin düşüşte. Brookings ve Financial Times, “Özel tüketim büyümesi, mali teşvik önlemlerinin azalmasıyla yavaşladı, bu da hanehalkı harcanabilir gelirinde bir düşüşe yol açtı ve daha fazla teşvik beklentisi belirsizliğini koruyor,” diye yazıyor.

Almanya ile Birleşik Krallık’ın da dahil olduğu avro bölgesi ve Japonya, şiddetli ve uzun süreli ekonomik daralmalarla karşı karşıya oldukları için tehlikeli bir durumdalar. Basında Çin’in küresel bir toparlanmaya yol açacağı yönündeki açıklamalara rağmen, Çin’in uluslararası talebe önemli bir artış sağlayacağına dair şüpheler var. Bu arada, daha yoksul ülkeler vahim bir durumla karşı karşıyalar.

Aynı zamanda artan vakalar ve artan hastaneye yatışlar, krize yanıt verme konusunda önemli sıkıntılar oluşturuyor. Bununla birlikte, her hükümet, gelecekteki sokağa çıkma kısıtlamalarına veya diğer geniş tabanlı kısıtlama çabalarına kesin bir şekilde direnerek “sürü bağışıklığı” politikasını sürdürmeye devam ediyor. Avrupa hükümetleri, ABD’deki Trump yönetiminin öncülüğünü yaptığı, harfi harfine bankaların ve şirketlerin çıkarları tarafından dikte edilen aynı anayolu izliyor.

İspanyol hükümeti, enfeksiyonların patlayıcı bir şekilde artması karşısında, yaklaşık 4,8 milyon insanı etkileyen, Madrid’de kısmi bir sokağa çıkma yasağı getirilmesine izin veren bir olağanüstü hal ilan etti. Şehrin hastanelerinde, COVID-19 tanısı ile kabul edilen yeni hastaların çoğaldığı görüldü.

8 Ekim’de 12.000’den fazla yeni vaka ve 9 Ekim’de 241 ölüm vardı. Tüm yoğun bakım ünitesi yataklarının yüzde 40’ı COVID-19 hastalarıyla dolu.

Ancak iş dünyası ve yerel yetkililer bu yeni kısıtlamalara direniyor. Wall Street Journal’a göre, turizme büyük ölçüde bağımlı olan İspanyol ekonomisinin 2020’de yüzde 10,5 ile 12,6 arasında daralması bekleniyor. Gazete, “merkez sağ bölgesel yönetimin kısıtlamalara karşı çıktığını ve kararı bozmak için mahkemelere başvurduğunu” ekledi. Madrid Yüksek Mahkemesi, kısıtlamaların “yurttaşların temel haklarını” ihlal edeceğine ve toplumsal çatışma için uygun bir durum yaratacağına karar verdi.

Fransa’daki COVID-19 vakaları, Nisan zirvelerinden üç kat daha yüksek bir hızla artıyor. Cumartesi günü, sağlık yetkilileri 27.000’e yakın yeni vaka bildirdi. Associated Press’e göre, Paris bölgesindeki yoğun bakım yataklarının yüzde 40’ı artık COVID-19 hastalarıyla dolu. İspanya’da olduğu gibi, ölümlerin sayısı artıyor. Güneydeki Arles kentinde küçük bir yoğun bakım servisini işleten Dr. Karim Debbat, AP’ye hastalar için ek yeri olmadığını söyledi. Debbat, derlenme odalarını dönüştürmek ve seçilebilir ameliyatları ertelemek için çabaladığını belirtiyordu.

Avrupa ve ABD için milyon kişi başına günlük yeni COVID-19 vakaları

Bu koşullarda, Cumhurbaşkanı Macron, kendisinin berbat sicilini savundu. Macron, sağlık sistemine daha fazla kaynak ayrılmasını talep eden Parisli sağlık emekçilerinin protestoları karşısında, aşağılayıcı bir şekilde, “Bu artık bir kaynak sorunu değil, bir organizasyon sorunu” dedi. İkinci bir dalgaya hazırlanmak için çok az şey yapıldı ve yıllarca süren kemer sıkma politikalarından sonra sağlık sistemi darmadağın oldu. Fransa’nın yoğun bakım ünitesi kapasitesi 6.000 ve 1.400’ün üzerinde yoğun bakım yatağı hâlihazırda dolu durumda.

Birleşik Krallık da 8 Ekim’de tek günün en yüksek seviyesi olan 17.540 enfeksiyonla yeni vaka patlamasına tanık oldu. Cumartesi günü, tek haneli rakamlarla yazın en düşük seviyelerinden sonra eğilimler yukarı dönerken 81 ölüm gerçekleşti. Hastane başvuruları yüzde 50 arttı. Britanya hastanelerinde 3.000’den fazla COVID-19 hastasının tedavi görüyor olması nedeniyle, Kamu Sağlığı İdaresi Başkan Yardımcısı Jonathan Van-Tam, milletvekillerine Kuzey Batı’daki yoğun bakım ünitelerinin önümüzdeki birkaç hafta içinde tam kapasiteye ulaşabileceğini söyledi.

Başbakan Boris Johnson Pazartesi günü parlamentoya COVID-19 vakalarındaki hızlı artışı durdurmak için kısmi karantina uygulanması konusunda bir açıklama yapmaya hazırlanıyor. Ertelemeler tufanın önüne geçme çabalarını engellerken, yeni dalga Britanya’nın test ve takip programını mahvetmiş durumda.

Knowsley Konseyi’nin başkan yardımcısı Sean Donnelly, Financial Times’a şunları söyledi: “Virüs, tüm topluma yayıldı. Yaşlı nüfus arasında çokça görüyoruz. Keşke nasıl yayıldığını saptayabilsek. Bilmiyoruz. Tam bir karantinaya ihtiyacımız var.”

Bu yükselişin en ağır sorumluluğu, üniversite öğrencilerinin büyük kampüslere ve tıka basa dolu yurtlara geri döndürülmesinde yatıyor.

WHO Gösterge Tablosu’na göre COVID-19 nedeniyle küresel kümülatif ölümler

Johnson’ın Muhafazakâr Parti içinden ciddi bir muhalefetle karşılaşması bekleniyor. Onlarca Muhafazakâr milletvekili, “sosyal karışma”yı engelleyen kuralların işe yaramadığını iddia ederek, yeni kısıtlama planlarına karşı çıkıyor. Bazıları, virüsün genç nüfusu bulaşmasına izin vererek yaşlıları koruduğunu yanlış bir şekilde iddia eden “İsveç modeli” diye adlandırılan “sürü bağışıklığı” politikasını savunuyor. Muhafazakâr milletvekili Graham Brady, “bu kurallar tüm Britanya halkının özgürlüğüne ve özel hayatına büyük bir müdahaledir ve aynı zamanda yıkıcı bir ekonomik etkiye sahiptir,” dedi.

Almanya’da, geri kalan büyük Avrupa ülkelerine paralel olarak, yeni COVID-19 vakalarında bir artış görüldü. Alman siyasiler ve Merkel, daha fazla kısıtlama getirilmesi konusunu görüşmek üzere Çarşamba günü bir araya gelecek.

Rusya, Cumartesi günü 12.846 COVID-19 vakasıyla tek günün en yüksek seviyesini gördü ancak Kremlin sokağa çıkma yasağına karşı çıktı ve sadece insanları hafta sonu evde kalmaları konusunda uyardı. Sağlık bakanı, Reuters’e verdiği demeçte, hükümetin, geliştirdikleri aşı tam olarak test edilmemiş olmasına rağmen bu ay toplu aşılara başlamayı umduğunu söyledi.

Amerika Birleşik Devletleri, küresel gelişmelere paralel olarak, Cuma günü 60.000’i vakayı aşarak günlük vakalarda ani bir artış gördü. New York Times’ın bildirdiği gibi, iki haftalık bir dönemde yüzde 12’lik bir artış oldu.

ABD bugün sekiz milyon kümülatif vakaya ve 220.000 ölüme ulaşmaya hazırlanırken, medyadaki pek çok kişi durumdan bir “üçüncü dalga” olarak söz ediyor ki bu, okulların ve üniversitelerin açılmasının bir ürünüdür. On bir eyalet, yeni vakaların yedi günlük hareketli ortalamalarında rekor kırdı ve 13 eyalet, pozitiflik oranlarının yüzde 10’dan yüksek olduğunu bildirdi. Geçtiğimiz hafta, New York City günde ortalama 574 vaka bildirdi. Bu, iki hafta önceki ortalamaya göre yüzde 60’lık bir artış ve Haziran ayından bu yana en yüksek seviye demek.

Loading