İbrahim Reisi, İran rejiminin bekasını sağlama amacıyla düzenlenen hileli seçimleri kazandı

İran’ın yargı erki başkanı ve İran Devrim Muhafızları (IRGC) ile bağlantılı önde gelen bir muhafazakâr olan Ayetullah İbrahim Reisi, Ağustos ayında iki dönem sınırının sonuna gelecek olan merkezci Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’nin yerini alacak.

Cuma günkü seçimler, devlet aygıtının tüm kollarının kontrolünü sertlik yanlısı -veya prensipçi- hizbe devretti. Bu durum, burjuva dini rejimin, işçi sınıfını bastırmak ve rejimin bekasını sağlamak için, ekonominin çoğunu kontrol eden Devrim Muhafızları’na giderek artan bağımlılığını yansıtıyor.

Seçim zaferi, Ruhani’nin, ABD ve Avrupa emperyalizmi ile yaptığı ve vaat edilen ekonomik faydaları sağlayamayan nükleer anlaşma olan Kapsamlı Ortak Eylem Planı’na (JCPOA) umut bağlayan başarısız kumarının ardından ve Viyana’da anlaşmayı yeniden canlandırmayı amaçlayan görüşmelerin ortasında geldi.

İbrahim Reisi (Kaynak: Wikimedia Commons aracılığıyla News Agency)

Mutabakat, Başkan Barack Obama ABD Senatosu’nda üçte iki çoğunluğu sağlayamadığı için bir antlaşma değil, ancak bir “yürütme anlaşması”ydı. Bu, halefi Başkan Donald Trump’ın 2018’de anlaşmadan tek taraflı olarak çekilmesine ve İran’ın petrol ihracatına daha kısıtlayıcı yaptırımlar getirmesine olanak sağladı. Bunlar, Trump'ın İran’ı istikrarsızlaştırmaya yönelik “azami baskı” kampanyasının bir parçası olarak ülkeye en az 200 milyar dolara mal oldu.

Ruhani, çevresindeki reformist ve merkezci gruplar ile birlikte, yaptırımların ve koronavirüs pandemisinin tüm yükünü işçi sınıfına yükledi. Pandemi, Ortadoğu’daki en ölümcül etkisini İran üzerinde yaptı ve yaygın olarak gözden düşen resmi rakamlara göre, ülkenin sağlık sistemini tahrip eden ABD yaptırımları ve İran burjuvazisinin halkın hayatlarını mahveden rüşvetçi suçluluğu yüzünden yaklaşık 83.000 kişi hayatını kaybetti. Riyalin değerinin dalışa geçmesi ve bu nedenle yıllık enflasyon oranının neredeyse yüzde 50’ye yükselmesiyle halk, saatlerce süren elektrik kesintilerine ve yüzde 50’lik yoksulluk oranına mahkûm edildi. 20 milyon insan, yani nüfusun neredeyse yarısı yoksulluk içinde yaşıyor.

Ruhani’nin, 2019-20’de akaryakıt fiyatlarındaki artışa yönelik protestolarda en az 1.500 kişinin ölümüne yol açtığı ölümcül baskısı, reformistlerin ve merkezcilerin gündeminin prensipçi hizipten daha az gerici olmadığını gözler önüne sermişti.

2017 seçimlerinde Ruhani’ye mağlup olan 60 yaşındaki Reisi’nin, seçimlerde sosyal açıdan muhafazakâr bir program ileri sürerken yolsuzlukla mücadele kampanyası yürüttü. “Yolsuzlukla mücadele”, İran seçkinlerinin onlarca yıldır kullandığı, acı deneyimlerle dolu boş bir slogandır. Reisi’nin 28,9 milyon oy pusulasının yaklaşık 18 milyonu veya oyların yüzde 62’si ile kazandığı zafer, oy kullanma hakkı olanların sadece üçte birine denk geliyor. Bu, onun veya rejiminin meşruluğunun neredeyse hiç onaylanmadığı anlamına geliyor.

Devrim Muhafızları Ordusu eski başkomutanı Muhsin Rızai, yaklaşık 3,4 milyon oy ile ikinci; İran’ın ılımlı reformist kanadından, eski merkez bankası başkanı Abdunnasır Himmeti ise yaklaşık 2,4 milyon oy alarak üçüncü oldu. Dördüncü aday, Emir Hüseyin Kadızade Haşimi, yaklaşık 1 milyon oy aldı. Görüşlerini temsil eden adayların eksikliğini protesto eden yaklaşık 3,7 milyon seçmen, herhangi bir adayın adını yazmadan “beyaz” oy attı.

İran’ın 84 milyonluk nüfusundan yaklaşık 59 milyon seçmenin yüzde 50’den biraz azı, hükümetin birkaç oy kullanma yerindeki “kalabalığa” oy kullandırmak için oylama süresini uzatmasının ardından, Cumartesi sabahı erken saatlerde sandıkların kapanmasından önce oy kullandı. Bu oran, Washington’ın kuklası Şah Muhammed Rıza Pehlevi’nin yönetimine son veren 1979 devriminden bu yana en düşük katılım oranı oldu.

Reisi’nin zaferi, İran’ın anayasal bekçisi olan Muhafızlar Konseyi’nin, yalnızca, 81 yaşındaki Dini Lider Ayetullah Ali Hamaney ve Devrim Muhafızları ile uyumlu muhafazakâr adayları onayladığı ve aday olan yaklaşık 600 kişinin yedisi dışında hepsini reddettiği göz önüne alındığında, en başından beri garanti altındaydı.

Altısı Hamaney tarafından seçilen 12 üyeli konsey, Reisi’nin ana rakibi olması beklenen eski meclis başkanı Ali Laricani gibi önde gelen siyasi şahsiyetleri diskalifiye etti. Elenen diğer isimler arasında; Ruhani ile yakın ilişkisi olan, şu anki cumhurbaşkanı birinci yardımcısı İshak Cihangiri ve eski Cumhurbaşkanı Ali Ekber Haşimi Rafsancani’nin oğlu Muhsin Haşimi Rafsancani bulunuyor. Seçime alenen hile karıştırılmasıyla ilgili huzursuzluk o kadar fazlaydı ki Hamaney, daha önce Ruhani’nin Laricani ve Cihangiri’nin isimlerini onaylanan listeden çıkarılmasına müdahale etme talebini reddetmiş olmasına rağmen, diskalifiye edilen adayların bazılarını elemenin bir hata olduğunu kabul etti.

Bu, İran merkez bankasının başkanlığını bırakmak zorunda kalan Hemmati’yi, Reisi’nin ana ılımlı rakibi olarak yarışmak durumunda bıraktı. Seçimden günler önce, eski bir eyalet valisi ve ılımlı reformist hizipten bir başkan yardımcısı olan Muhsin Mehralizade, Hemmati’ye verilen oyları arttırmak amacıyla çekildi. Eski nükleer müzakereci Said Celili ve sertlik yanlısı milletvekili Alireza Zakani, sertlik yanlısı oyları Reisi’nin arkasında birleştirmek için çekildi ve yarışta sadece dört aday kaldı. Reformist hizip, tüm adayların dışlanması nedeniyle bir boykot başlatma tehdidinde bulundu ancak kampanya kısmen başarılı oldu.

Kendisini Muhammed Peygamber’in doğrudan soyundan gelen, Şii geleneğinden biri olarak tanımlayan siyah bir sarık takan Reisi, Dini Lider’in muhtemel halefi olarak görülüyor. Reisi, daha göreve başlamadan önce ABD hükümeti tarafından yaptırım uygulanan ilk İran Cumhurbaşkanı olacak.

Reisi, 1988’de binlerce siyasi mahkûmun toplu infazında Tahran’ın Başsavcı Yardımcısı olarak oynadığı rolden dolayı, Hamaney’e yakın diğer sekiz yetkiliyle birlikte Kasım 2019’da Trump yönetimi tarafından yaptırıma uğramıştı. İnfaz edilenlerden birçoğu Halkın Mücahitleri üyeleri, Komünist Parti üyeleri ve diğer rejim karşıtı muhaliflerdi. Yaptırımlar ayrıca Reisi’nin 2009, 2017 ve 2019 yıllarında hükümet karşıtı protestolara yönelik ölümcül baskılar sırasında kıdemli savcı ve baş yargıç olarak oynadığı rolle de ilişkilendiriliyor. İnsan hakları gruplarına göre 2019 protestolarının ardından Reisi liderliğindeki yargı tarafından en az 7.000 protestocu tutuklandı, işkence gördü ve hapis cezalarına çarptırıldı.

Reisi’ye yönelik yaptırımların yanı sıra, Trump tarafından uygulanan diğer 1.600 Amerikan yaptırımının çoğu, 2015 nükleer anlaşmasına değil, Amerika’nın terörle mücadele yasalarına dayanıyor. Bundaki asıl amaç ise, daha sonra gelecek başkanın bunları nükleer anlaşmaya dönüş durumunda iptal etmesini önlemekti. Başkan Joe Biden iyi niyet göstergesi olarak bir avuç yaptırımı kaldırmış olsa da, çoğunu kaldırmak için Kongre yasasına ihtiyaç duyacak. Reisi’nin zaferi, İran’a yönelik ezici ABD yaptırımlarını kaldırmak amacıyla Viyana’da devam eden müzakerelerin ortasında gerçekleşti. Egemen seçkinlerin tüm hizipleri, rahatlamak için anlaşmayı yeniden canlandırmaya can atıyor. Görüşmelerde Rusya’nın temsilcisi olan Mihail Ulyanov’a göre, müzakereler sadece birkaç ikincil meseleyle son tura yaklaşıyor.

Reisi, Hamaney’in bir anlaşmaya varmaya kararlı olduğunu belirterek, müzakerelere ve “eğer İran’ın çıkarlarına hizmet ederse,” imzalanan bir anlaşmaya desteğini açıkladı. Hamaney’in herhangi bir anlaşmayı imzalamayı seçim sonrasına ertelediği öne sürülüyor. Ancak yine de Ruhani hükümeti döneminde, Reisi’nin “muhafazakâr saf kanlılığından” ödün vermeden anlaşmanın sorumluluğunu Ruhani’ye yüklemeyi sürdürdü. Bu, Reisi’nin, anlaşmanın çok beklenen ekonomik kurtarmayı gerçekleştirmemesi durumunda anlaşmayı devraldığını iddia etmesini sağlayacaktır. Tahran, 2015 anlaşmasıyla yaptırımların hafifletilmesinin sınırlı olduğu konusunda ısrar ediyor. Anlaşma, İran’ın, finansal kurumların para transferi ve uluslararası borçları kapatmak için kullandığı SWIFT sistemi de dahil olmak üzere bir dizi uluslararası finansal işlem gerçekleştirmesine izin vermiyordu.

Washington, İran’ın, eski anlaşma geri getirilir getirilmez müzakere masasına dönmeyi kabul etmesini ve “daha uzun ve daha güçlü” olacak daha geniş bir anlaşmanın şartlarını tartışmaya başlamasını istiyor. Tahran, nükleer üretimini daha da sınırlayacak herhangi bir değişikliği kabul etmeyi veya füze yetenekleriyle ilgili herhangi bir sınırlamayı ve Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, Irak’taki Şii milisler, Lübnan’daki Hizbullah ve Gazze’deki Hamas’a verdiği desteği kısıtlamayı reddediyor.

Merkezci Ruhani’nin yerine prensipçi hizbin bir üyesinin geçmesi, İran’ın köklü siyasi, sosyal ve ekonomik krizini çözmeyecek. İran burjuvazisinin gerçek korkusu, sınıf mücadelesinde bir patlama olmasıdır. Buna, emekçiler ölüm, hastalık, işsizlik ve yoksullukla karşı karşıya iken tepedekilerin kendilerini zenginleştirdiği koşullarda, gerileyen yaşam standartları ve toplumsal eşitsizlikte çarpıcı bir artış yön vermektedir.

Yaşam standartlarını ve temel demokratik hakları savunma mücadelesi, ancak işçi sınıfının tüm burjuva partilerinden ve onlara bağlı şirket yanlısı sendikalardan siyasi bağımsızlığı sağlanarak ilerletilebilir. İran’da ve tüm bölgede Dördüncü Enternasyonal’in Uluslararası Komitesi’nin şubeleri olarak yeni bir devrimci önderlik inşa edilmelidir.

Loading